Close Menu
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Trending
    • Saatleri Ayarlama Enstitüsü ile Ankara, İzmir ve İstanbul’da saatleri tiyatroya ayarlama vakti!
    • Moliere’in “Cimri”si 14 Temmuz Pazartesi tekrar ENKA’da…
    • DC’nin ASIL SÜPER KAHRAMANI SUPERMAN VİZYONDA…
    • Gerçek Ötesi / Post Truth
    • Aksiyon-komedi filmi ‘Ölümcül Uçuş’ (Fight or Flight) sinemalarda!
    • ‘28 YIL SONRA’
    • ‘Salt Araştırma Romano Arşivi’
    • KIBRIS’TA SANAT DOLU GECELER; 25. ULUSLARARASI MAĞUSA KÜLTÜR SANAT FESTİVALİ…
    Kültür Sanat Haritası
    • Anasayfa
    • Kent Günlüğü
    • Sinema
    • Sahne
      • Tiyatro
        • İstanbul
        • Ankara
        • İzmir
        • Diğer
      • Opera Bale
        • İstanbul
        • Ankara
        • İzmir
        • Diğer
      • Gösteri
        • İstanbul
        • Ankara
        • İzmir
        • Diğer
    • Konser
      • İstanbul
      • Ankara
      • İzmir
      • Diğer
    • Sergi
      • İstanbul
      • Ankara
      • İzmir
      • Diğer
    • Festival
    • Vitrindekiler
      • Kitap
      • Müzik Market
      • DVD
    • Yeme İçme
      • İstanbul
      • Ankara
      • İzmir
      • Diğer
    • Konuklar
      • Söyleşiler
      • Yazılar
    Kültür Sanat Haritası
    You are at:Home»Konuklar»Söyleşiler»Fatma Kara; “Resim yaparken; reel dünyadan kopup, psişik bir dünyanın yöneticisi ve yaratıcısı oluyorum.”

    Fatma Kara; “Resim yaparken; reel dünyadan kopup, psişik bir dünyanın yöneticisi ve yaratıcısı oluyorum.”

    0
    By Kültür Sanat Haritası on 30 Mart 2015 Söyleşiler

    “Resim yaparken; reel dünyadan kopup, psişik bir dünyanın yöneticisi ve yaratıcısı oluyorum.”

    Sule Ozbahar- Fatma Kara   Fatma Kara

    1970’de Ankara’da doğdu.  1992’de Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Resim Bölümü’nden mezun oldu. Aynı üniversitede metafizik ve resim konulu master programını tamamladı. Çok sayıda karma sergiye katıldı. Yarışmalı sergilerde çalışmaları sergilenmeye değer görüldü ve beş ödül aldı. On iki kişisel sergisi bulunmaktadır. Halen Ankara Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde görev yapmakta ve kendi atölyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.

     

    Gazi Mesleki Eğitim Fakültesi Uygulamalı Resim Bölümü öncesi ve sonrasında master konunuz “metafizik ve resim” idi?

    Klasikleşmiş bir şekilde kendimi bildim bileli resim yapıyorum diyemeyeceğim. Sanatla olan diyalogum kendi oyuncaklarımı kendi kendime yapmamla başladı. Annem çok otoriter bir kadındı. Derslerimizi engelleyecek diye hiç oyuncak almazdı. Önceleri kilden bebekler yapmaya başladım. Sonra o bebeklere ev eşyaları yapıp oyunlar oynuyordum. O zamanlar yaz tatillerinde babaannem ve dedemin küçük çiftliklerine gidiyordum. Orada bahçede her bulduğum objeden oyuncak yapıyordum. Okullar açılıp eve döndüğüm zamanlarda ise malzeme yokluğundan dolayı kâğıtlara geçmek zorunda kaldım. Çevremdeki insanları, sahip olmak istediğim her şeyi çizmeye başladım. Böylece resim benim en iyi arkadaşım oldu. Böyle böyle oyunlarla başlayan çizimlerimi de geliştirmeye başladım. Bir süre sonra tüm öğretmenlerimin de dikkatini çekmeye başladı. Aslında meslek olarak resmi hiç düşünmemişdim. Çünkü bu işi çok fazla ciddiye alıyordum ve kendimi yetersiz görüyordum. Lise bitince ablam kolumdan tuttu ve beni Gazi’nin sınavlarına götürdü. Bu güvensizliğime rağmen dereceyle girdim. Benim asıl korkum yaratıcılık anlamındaydı. Ama eğitim sürecinde bu korkumu yenmeye çalışırken daha da büyüdüğünü fark ettim. Çalıştıkça, okudukça ve sanatın derinliklerine indikçe gördüm ki diğer sanat yapanlar da aynı endişeyi taşıyorlarmış. Zaten bu endişenin varlığı olmazsa yeni işler de üretmek olanaksızdır. Mezun olduğum okul, güzel sanatlar fakültesi değildi, resim öğretmeni yetiştiren bir kurumdu. O yüzden birçok konuda kendi kendimi yetiştirdim diyebilirim. Brugel ve Bosch’un fantastik dünyaları beni çok etkiledi. Bu yüzden master konumu metafizik ve resim olarak belirledim. Ayrıca psikoloji ve psikiyatri konuları da ilgi alanıma giriyor. Hatta şu an zamanım olsa bir psikoloji bölümüne girip okumak isterim. Metafizik ve resim konusunu seçmeden önce kendi iç dünyam ve yaptıklarımın sürrealist bir yapıda olduğunu düşünürken, aslında metafizik resme yakın olduğumu gördüm. Carlo Carra ve De Chiroco gibi ressamların işlerini incelerken biraz kavram kargaşasına düştüm. Olayın felsefi boyutuna girdim ve hala işin işinden çıkamadım diyebilirim.

    Fatma Kara 6 Fatma Kara 5


    İlk dönem çalışmalarınız uzun bir s
    üre sadece büyük ebatlarda kara kalem işlerdi?

    Evet. Yaklaşık on yıl kadar bir süre sadece kara kalem çalıştım. Bir metreye 2 metre boyutlarında kara kalem çalışmalar dahi yaptım. Kurguladığım konuları daha iyi ifade ettiğimi düşündüm ve çok daha özgür hissettim kendimi. Bu arada hafiften renk denemelerim de oldu. Toz pasteller kullandım. Böylece yavaş yavaş yavaş renge de geçmiş oldum. Bir süre sonra da kendi özgün renklerime geçmeye başladım.

    Çalışmalarınız yoğun fantastik öğeler barındırıyor?

    İnsan psikolojisi ile yakından ilgilendiğim için onların yüz ifadelerini, vücut dillerindeki ruhsal yansımalarını kendi çizgim ve renklerimle ifade ediyorum. Canlı olan tüm varlıklara, karşı konulamaz bir empati yeteneği m var diye düşünüyorum. İnsan figürlerinin yanı sıra, bitki ve hayvan figürleri de kullanıyorum. Sanki biraz da sembolistim. Resim yaparken;  reel dünyadan kopup, psişik bir dünyanın yöneticisi ve yaratıcısı oluyorum.

    Sergilerinizin hep isimleri vardı ama resimlerinizin isimleri yoktu. Son serginizde işlerinize neden isim verme gereği duydunuz?

    Yanılsamalar, “Yelpinler” ve  “Yelpin’lerin göçü” Şaman’lardan esinlendiğim bir dizi çalışmalardı. Son sergimin ismi ise “kapalı kat” idi. Kapalı kat; hastanelerde psikolojik tedavi gören insanların tedavi edildiği gizemli kata deniyor. Bu sergimde resimlerime isim vermemin sebebi de çeşitli psikolojik sorunları olan hastaların hastalıklarını ayrı ayrı çalışmış olmamdı. Bipolar (ruhsal durumda zıt yönlü değişiklik), ambivalans (zıt duygu ve düşüncelerin bir arada bulunması), acting out  (uygunsuz davranışların tekrarı), agorafobi(açık alan korkusu), katatoni (hareketsizlik, şizofrenide çok görünür), füg (bilinç değişimi), ekopraxi (başkasının davranışlarını taklit), dismorfofobi ( bedenin bir bölümünün anormal göründüğüne dair düşünce), depandant  (başka insanlara aşırı bağımlılık ile seyreden kişilik bozukluğu) gibi.

    Genç bir ressam olarak karşılaştığınız sorunlardan bahseder misiniz?

    Jestiniz için teşekkürler fakat o kategoriyi geçtiğimi düşünüyorum. Gerçi Türkiye’de elli yaşına kadar ne kadar yetenekli olursanız olun popülariteniz yoksa belli bir noktaya gelemiyorsunuz. İstisnalar hariç tabi. Yapılan işlerden çok kişinin konumu ve çevresi önem kazanıyor. Zaman zaman kadın ressam olmak da ayrıca bir dezavantaj gibi geliyor bana. Biraz kötümser bir tablo oldu ama umarım bu yaklaşımlar zamanla değişir.

    Röportaj: Şule Özbahar

     

    Fatma Kara 2Fatma Kara 4Fatma Kara 3

     

    Fatma Kara Gazi Mesleki Eğitim Fakültesi Uygulamalı Resim Bölümü metafizik ve resim Şule Özbahar
    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email
    Kültür Sanat Haritası

    Related Posts

    VELİ SAPAZ; SANATÇI ÜRETİRKEN ÖZGÜRDÜR, ÖZGÜR OLMAYAN SANATÇI ÖZGÜN OLAMAZ…

    Cam ve Ötesi; Taha Baydar…

    Mutlu Dölek’in Renkleri ile Evrenin Derinliklerine, Galaksilere Bir Yolculuk!

    Comments are closed.

    https://www.kultursanatharitasi.com/wp-content/uploads/2022/10/3.Sagbanner-caz3.mp4





    >br>

    Temmuz Ağustos Sayısı Bayilerde
    Son Yazılar
    • Saatleri Ayarlama Enstitüsü ile Ankara, İzmir ve İstanbul’da saatleri tiyatroya ayarlama vakti!
    • Moliere’in “Cimri”si 14 Temmuz Pazartesi tekrar ENKA’da…
    • DC’nin ASIL SÜPER KAHRAMANI SUPERMAN VİZYONDA…
    • Gerçek Ötesi / Post Truth
    • Aksiyon-komedi filmi ‘Ölümcül Uçuş’ (Fight or Flight) sinemalarda!
    • Popüler Haberler
    • Son Haberler
    14 Haziran 2015

    BAYKAL SARAN OYUNCULUK ÖDÜLÜ FULYA KOÇAK’IN…

    29 Ocak 2015

    VENEDİK CAMCILIĞI / Gülistan Ertik

    11 Temmuz 2025

    Saatleri Ayarlama Enstitüsü ile Ankara, İzmir ve İstanbul’da saatleri tiyatroya ayarlama vakti!

    11 Temmuz 2025

    Saatleri Ayarlama Enstitüsü ile Ankara, İzmir ve İstanbul’da saatleri tiyatroya ayarlama vakti!

    11 Temmuz 2025

    Moliere’in “Cimri”si 14 Temmuz Pazartesi tekrar ENKA’da…

    10 Temmuz 2025

    DC’nin ASIL SÜPER KAHRAMANI SUPERMAN VİZYONDA…

    Latest Reviews
    Hakkında

    KÜLTÜR SANAT HARİTASI

    Kültür Sanat Haritası, şehirlerin yakın takipçisidir. Kültür, sanat, eğlence ve kent insanını her ay sayfalarına taşır. Gazetecilik terimi olarak da bilinen 5N 1K""Ne? Nerede? Ne zaman? Nasıl? Neden? ve Kim?" prensibini öngörerek sayfalarının konseptini hazırlarken okuyucuya soracağı soruların cevaplarını verir. Bu sayede hem okuyucuya yol gösterir, hem de okuyucunun bilgilenmesine olanak sunar.

    Subscribe to our newsletter:

    Popüler Haberler
    14 Haziran 2015

    BAYKAL SARAN OYUNCULUK ÖDÜLÜ FULYA KOÇAK’IN…

    29 Ocak 2015

    VENEDİK CAMCILIĞI / Gülistan Ertik

    11 Temmuz 2025

    Saatleri Ayarlama Enstitüsü ile Ankara, İzmir ve İstanbul’da saatleri tiyatroya ayarlama vakti!

    Genel Bilgi

    Yapım
    Mutlu Son Medya

    Web Tasarım Uygulama
    Ansolon

    Copyright © 2016 Kültür Sanat Haritası.
    • Hakkında
    • Credit / Künye
    • İletişim

    Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.